Dünya Ormancılık Günü, Dünya Su Günü ve Dünya Meteoroloji Günü 25 Mart 2015 tarihinde Haliç Kongre Merkezi'nde gerçekleştirilen ortak programda kutlandı.
Kutlama programına iştirak eden Orman ve Su İşleri Bakanı Prof.Dr.Veysel Eroğlu yaptığı konuşmada, orman ve su yoksa hayat olmadığını söyledi.
Prof. Dr. Eroğlu, İSKİ Genel Müdürlüğü yaptığı dönemdeki çalışmalar hakkında bilgi vererek, İstanbul'un su sıkıntısını giderip Haliç'i temizlediklerini anlattı.
"Büyük hedefi olmayan milletler tarih sahnesinden silinir" diyen Prof. Dr. Veysel Eroğlu, bu nedenle 2023 ve 2071 hedeflerinin konulduğunu belirterek, gençlerin de bu doğrultuda kendilerine hedefler belirlemeleri gerektiğini ifade etti.
Bakan Prof. Dr. Eroğlu, ormanlar olmasa dünyanın çöl olacağını dile getirerek, "Bunun için ağaçlandırma fevkalade önemlidir. Peygamber efendimiz 'elinizde bir fidan varsa yarın kıyamet kopacağını bilseniz o fidanı dikiniz' diye buyuruyor. Bundan daha güzel bir söz olamaz. Bu yüzden biz sürekli ağaç dikiyoruz. Ormanlarımızı artırıyoruz" diye konuştu.
Prof. Dr. Eroğlu, 2008-2012 yıllarında orman teşkilatlarında bir seferberlik başlattıklarını ve bunu da başarıyla gerçekleştirdiklerini söyledi.
Orman teşkilatının Türkiye'nin en köklü kurumlarından biri olduğuna işaret eden Prof. Dr. Eroğlu, "Son 12 yılda Orman teşkilatımız 3 milyar 250 milyon fidanı toprakla buluşturdu. Bu bir dünya rekorudur. Zaten bu konuda bütün dünyanın dikkatini çektik" diye konuştu.
Orman teşkilatıyla gurur duyduğunu ifade eden Prof. Dr. Veysel Eroğlu, "Bizden önce yılda sadece 75 milyon fidan üretilirdi biz bunu 401 milyona çıkardık. Artık isteyen herkese, her kuruma, belediyeye, kaymakamlığa proje getirdiği zaman fidanları ücretsiz veriyoruz" dedi.
Prof. Dr. Eroğlu, suyun hayat ve sağlık olduğu anlayışla bütün Türkiye'de büyük eylem planları yaparak, 30-40 yıl sonrasının su ihtiyaçlarını belirlediklerini söyledi.
Baraj ve göletlerin Türkiye'de bir zaruret olduğunu vurgulayan Prof. Dr. Eroğlu, şunları kaydetti:
"Baraj ve gölet olmasa biz su veremeyiz. Ne içme ne kullanma ne sanayi ne de sulama suyu veremeyiz. Çünkü bizde sürekli yağan yağmurlar ve akan dereler yok, nadir. Dolayısıyla yağışlı zamanlarda suyu bir yerde biriktirmemiz gerekir. Onu da bilhassa yazın kullanmamız gerekir. Bunun manası şu; barajların ve göletlerin yapılması Türkiye'de bir mecburiyettir, buna karşı çıkmak cinnettir bana göre. Bu yüzden barajlar, göletler yapıyoruz. Türkiye'nin en yüksek barajlarını biz inşa ettik. Baraj ve gölet inşaatında şu anda biz dünyada ilk üçe giren bir ülkeyiz. Keza arıtma tesislerinde, içme suyu arıtma tesislerinde gerçekten kendi teknolojimizi yakaladık."
Prof. Dr. Veysel Eroğlu, meteorolojide çağı yakaladıklarını ve Meteoroloji Genel Müdürlüğü'nün yüzde 90 isabetle Hazar Denizi'nden Cebelitarık'a kadar artık hava tahminleri yapan bir kurum haline geldiğini ifade etti.
Şu anda her yerde otomatik meteoroloji ölçüm istasyonlarının bulunduğunu anlatan Prof. Dr. Eroğlu, "En ileri teknolojileri biz kurduk. Radarlarımız 4 taneydi 12'ye çıkardık. Bin 400'den fazla otomatik meteoroloji gözlem istasyonumuz var. Artık denizlerde de otomatik meteoroloji ölçüm istasyonları var. Artık meteorolojinin sözü dinlenir hale geldi, tahminlerine itibar edilir hale geldi" diye konuştu.
Konuşmasının ardından gazetecilerin sorularını yanıtlayan Bakan Prof. Dr. Eroğlu, bir gazetecinin, "Orman ve Su İşleri Bakanlığı, Muğla'da Göçek koyları diye anılan koyları ihaleyle kiralayacakmış bu iddialarla ilgi ne diyorsunuz?" sorusu üzerine, Orman'a ait yerlerin açık, şeffaf bir şekilde ihale edildiğini belirterek, "Başka bir yolu yok. Bizim herhangi rast gele birisine vermemiz mümkün değil, açıkça ilan ediliyor. Şartları sağlayanlar müracaat ediyor. İhaleyi kazanana veriyoruz, yapılacak olan şey bu" dedi.
İşletmeyi çok sıkı takip ettiklerini vurgulayan Prof. Dr. Eroğlu, şöyle devam etti:
"İşletmeci vatandaşlara çok işi hizmet vermek ve temiz tutmak durumunda. Bunu kapısından her noktasına kadar kontrol edeceğiz bir aksaklık olursa kesinlikle ellerinden alacağız. Çünkü buralar çok güzel mekanlar müşteri memnuniyeti olması lazım, temiz va kaliteli hizmet vermesi lazım. Bizim aradığımız bu, parasında değiliz biz. Ormanlardan vatandaşlarımızın yeteri kadar istifade etmesi lazım."
Bir gazetecinin, "O koyların tesisler için yapılaşmaya açılacağına dair tepkiler var" sözleri üzerine ise Prof. Dr. Eroğlu, şunları kaydetti:
"Yapılaşma diye bir şey yok. Rastgele yapılaşma olamaz. Zaten bütün kurumların görüşleriyle uzun devreli gelişme planları var. Tabiatla uyumlu ve zaruri ihtiyaçları karşılayacak yapılar yapılabilir onlar da uzun devleri gelişme planları var. Bütün kurumların görüşü alınıyor. En son ben bizzat onaylıyorum. Ben bu gibi alanlara vatandaşlarımızı davet ediyorum Bu alanlar sadece vahşi hayat için değil aynı zamanda insanlarımızın istifadesine sunmak içindir. Orada yürüyüş alanları, koşu, dinlenme alanları çardaklar vs. olması gerekir."
Çölleşme ve Erozyonla Mücadele Genel Müdürlüğü Dünya Ormancılık Günü, Dünya Su Günü ve Dünya Meteoroloji Günü Ortak Programında açtığı stant ile katılımcılardan büyük ilgi gördü. …
Orman ve Su İşleri Bakanı Prof.Dr. Veysel Eroğlu standımızı ziyaret ederek çalışmalar hakkında bilgi aldı.