4122 sayılı Milli Ağaçlandırma ve Erozyon Seferberliği Kanunu çerçevesinde Orman Genel Müdürlüğü (OGM), Çölleşme ve Erozyonla Mücadele Genel Müdürlüğü(ÇEM), Doğa Koruma ve Milli Parklar Genel Müdürlüğü(DMKP),Tarım Reformu Genel Müdürlüğü (TRGM) arasında 12.03.2014 tarihinde protokol düzenlenmiştir. Protokol kapsamında; Tarım Reformu Genel Müdürlüğünce yapılan Arazi Toplulaştırma Projesinde ağaçlandırma yapılacak alanların planlanması, Çölleşme ve Erozyonla Mücadele Genel Müdürlüğünce Uygulama Projeleri hazırlanması, Orman Genel Müdürlüğünce uygulama projelerinin gerçekleştirilmesi, Doğa Koruma ve Milli Parklar Genel Müdürlüğünce av yaban hayatı konusunda teknik destek verilmesi şeklindedir.
Arazi toplulaştırması, çeşitli nedenlerle ekonomik olarak tarımsal faaliyetleri yapmaya imkân vermeyecek biçimde veya toprak muhafaza ve zirai tedbirlerinin alınmasını güçleştirecek derecede parçalanmış, dağılmış, bozuk şekilli parsellerin bir araya getirilerek daha düzenli parseller halinde birleştirilerek yeniden düzenlenmesidir.
Tarla kenarı ağaçlandırma projelerinde arazi toplulaştırma kapsamında toprak muhafaza çalışmaları ile ağaçlandırılan alanlarda yeşil bant oluşturarak, yerleşim yerleri yakınında eğlenme ve dinlenme yeri (rekreasyon) olarak kullanımını sağlamaktır.
Ayrıca yapılacak tarla kenarı ağaçlandırma projeleri ile hedeflenen
• Yeşil alan miktarının artırılması,
• Tarım alanlarında karbon yutak alanları oluşturulması,
• Erozyonla mücadele,
• Yaban hayatının geliştirilmesi amacıyla ekolojik koridorlar oluşturmak,
• Toprak muhafazası,
• Koruyucu rüzgar perdeleri oluşturulması,
• Gelir getirici türlerle ekonomiye ve kırsal kalkınmaya fayda sağlama,
• Zararlılarla biyolojik mücadele
• Temiz yaşanabilir bir çevre oluşturulmasına katkı sağlamak,
• Doğa koruma ve ekolojik dengenin tesisini sağlayarak bozkır ortasında yeşil bir alan oluşturmaktır.
Çığ Kontrol Projeleri
Türkiye’de son 10 yıl içersinde çığ düşmesi olaylarında önemli bir artış gözlenmiştir. Bilimsel verilere göre 1950 yılından bu yana Türkiye’de, yerleşme yerlerini etkileyen, 389 çığ olayı yaşanmış ve bu olaylar nedeniyle 1039 kişi hayatını kaybetmiş, 268 kişi yaralanmış ve 5164 konut yıkılmış veya kullanılmaz hale gelmiştir. Çığdan etkilenen alanlardaki maddi kayıpları karşılayamayan insanların bölgeden göç etmesi de bir sosyal sonuçtur. Ekonomik açıdan bakıldığında ise, bölgede çığların verdiği hasarların kısa sürede telafi edilememesinin getirdiği zorluklar nedeni ile oluşan üretim ve iş gücü kayıpları giderek artmakta ve bazı bölgelerin turizm potansiyeli dahi dolaylı olarak etkilenmektedir. Türkiye’de çığ düşmeleri, kar yağışlarının yoğun olduğu Doğu ve Güney-Doğu Anadolu bölgeleriyle, Karadeniz bölgesinin iç kesimlerinde etkili olmaktadır. Çığ düşmesi tehlikesi ve önleyici veya zarar azaltıcı önlemlerin alınmasına yönelik proje düzenleme Çölleşme ve Erozyonla Mücadele Genel Müdürlüğü' nün görevleri arasındadır. Bu amaçla Orman Genele Müdürlüğü ve diğer ilgili kurumlar tarafından uygulanmak üzere ülkemizin muhtelif bölgelerinde çığ önleme projeleri yapmaktayız.
Heyelan ve Seyelan Projeleri
Heyelan kontrol projeleri ile, heyelan olayları neticesinde meydana gelebilecek toprak kayıplarını, erozyonu ve oluşabilecek muhtemel can ve mal kayıplarının en aza indirilmesi hedeflenmektedir. Bununla beraber oyuntu ve dereciklerdeki kıyı oyulmaları, kıyı göçmeleri, kıyı kaymaları ile Ana derelere gelen veya gelebilecek erozyon ve toprak kaybının ortadan kaldırılması veya en az düzeye düşürülmesi, sel ve heyelana uğramış alanların da rehabilitasyonu amaçlanmıştır.
Heyelan kontrol projelerinin diğer bir amacı da çalışma alanı içerisindeki tarım topraklarının ekolojik dengesinin korunması ve bu alanlarda koruma-kullanma dengesine uygun sürdürülebilir tarımın güvence altına alınması ve tarımsal arazi üzerindeki seyelan-heyelan riskinin azaltılmasıdır.
Öte yanda yapılan ve yapılacak heyelan duyarlılık haritaları ile erozyon, sel ve heyelana karşı dirençli alanlar oluşturulmasına yönelik yapılacak projelerin hedef sahalarının belirlenmesinde, orman planlamasında, alt yapı ve üst yapı ile imar planı vb. çalışmalarda doğru kararlar alınmasına yardımcı olunması gaye edinilmiştir.
Sel Kontrolü Uygulama Projeleri
Geçmişten beri doğanın ayrılmaz bir parçası olarak kuraklık, fırtınalar, seller ve benzeri meteorolojik afetler, sürekli ve önemli miktarlarda can ve mal kayıplarına neden olmaktadır. Türkiye’de geçmişte bu tip meteorolojik karakterli afetlere daha az rastlanırken günümüzde nüfus artışı, yanlış arazi kullanımı vb. nedenlerin bir sonucu olarak aşırı yağış, sel, çığ, heyelan vb. meteorolojik karakterli afetlere daha fazla maruz kalınmakta, can ve mal kayıpları giderek artmaktadır. Akarsu havzaları içinde büyüyen yerleşimler, açılan yeni yollar ve kurulan yeni tesisler ile arazi yapısı değişmektedir. Elverişsiz tarım yöntemleri ile topraklar daha yoğun bir şekilde kullanılmakta, ormanlar ve meralar tahrip edilmekte, tüm bu koşullarda sel, taşkın ve heyelan afetleri giderek daha büyük ve sık olarak görülmektedir.
Sel ve taşkınlar çoğunlukla karayolu, demiryolu, hava alanı, elektrik hatları, suyolları ve kanalizasyon sisteminde, bozulma gibi alt yapı zararlarına neden olmakta, bu da ekonomiyi olumsuz yönde etkilemektedir. Mevcut envanter verilerine göre, taşkınlardan kaynaklanan ekonomik kayıp her yıl için ortalama 100 milyon ABD dolarına ulaşmaktadır. Buna karşın taşkınların kontrolü ve zararlarının azaltılmasına yönelik olarak genelde yapısal önlemler bağlamında sürdürülen projeli faaliyetler için ayrılan yatırım miktarı ise yılda ortalama 30 milyon ABD doları civarındadır (TUHK, 2003). Ayrıca geçmişten bugüne yaşanan seller pek çok insanın ölümüne, yaralanmasına ve çeşitli şekillerde sağlığının bozulmasına neden olmaktadır. 1955–1969 döneminde genel hayatı etkileyen önemdeki taşkın olayı sayısı 1140 adet ve meydana gelen can kaybı sayısı 510 kişidir. Bir diğer ifade ile bu dönemde ülkemizde her bir yıla ortalama 76 adet taşkın olayının düştüğü ve her yıl için ortalama 35 kişinin taşkınlarda hayatını kaybettiği görülmektedir. 1970–1997 döneminde değerlendirilen toplam taşkın olayı sayısı ise 626 ve toplam can kaybı sayısı 538’dir. Aynı ifade ile bu dönemde her bir yıla ortalama 22 adet taşkın olayının düştüğü ve yılda ortalama 19 kişinin taşkınlarda hayatını kaybettiği görülmektedir.
Özellikle Türkiye gibi ekonomik gelişme faaliyetinin yoğun bir biçimde devam ettiği ülkelerde, sanayileşme ve sektör çeşitliliğinin beraberinde getirdiği kentleşme aktivitesi, akarsu havzalarının muhtelif kesimlerindeki insan faaliyetinin çeşitliliğini ve yoğunluğunu da büyük ölçüde arttırmaktadır. Bu durum ise havza bütünündeki bitki-toprak-su arasındaki hidrolojik dengeyi bozmakta ve sonuçta büyük miktarda can ve mal kaybına yol açan sel ve taşkın afetleri yaşana gelmektedir. Akarsu havzaları içinde büyüyen yerleşimler, açılan yeni yollar ve kurulan yeni tesisler ile arazi yapısı değişmekte, elverişsiz tarım yöntemleri ile topraklar daha yoğun bir şekilde kullanılmakta, ormanlar ve meralar tahrip edilmekte, tüm bu koşullarda taşkın ve sel afetleri giderek daha büyük ve sık olarak görülmektedir. Birçok durumda, daha önceden sel ve taşkın koruma önlemi gerekli olmayan alanlarda bile önlem alınması zorunlu hale gelmektedir.
Bu bağlamda 2013 Yılında Bakanlığımız tarafından Yukarı Havza Sel Kontrolu Eylem Planı(2013-2017) hazırlanmış ve uygulanmaya başlanılmıştır.
Çölleşme ve Erozyon Projeleri
Çölleşme insan faaliyetleri neticesinde oluşan arazi ve toprak bozulması yani toprağın verimliliğini kaybetmesidir. Bu bakımdan Çölleşme; Kuraklık , susuzluk ve açlık demektir.
Türkiye nin bulunduğu coğrafi konum itibarıyla gerek erozyon, gerekse küresel ısınma ve iklim değişikliği açısından hassas bir bölgede bulunduğundan çölleşmeden en fazla etkilenecek ülkeler arasındadır. Dolayısıyla Ülkemizde Çölleşme ve Erozyon ile mücadele çalışmaları büyük ehemmiyet arz etmektedir.
Toprağın korunması ve tabii kaynakların geliştirilmesi amacıyla; Havza bütünlüğü esas alınarak Genel Müdürlüğümüzün görevleri arasında yer alan ‘’Çölleşme ve Erozyonla mücadele projelerini yapmak, yaptırmak uygulamasını izlemek bu faaliyetlere proje bazında destek sağlamak’’ kapsamında aşağıdaki projeler yapılmıştır.
Model Projeler
Genel Müdürlüğümüzce her yıl, gerek yurt içinden gerekse yurt dışından bir çok katılımcıya eğitimler düzenlenmektedir. Düzenlenen eğitimlerde, tüm erozyon kontrol tedbirlerinin uygulandığı örnek tatbikat alanlarına ihtiyaç duyulmaktadır. Ulusal ve uluslararası düzeyde, tüm erozyon kontrol tedbirlerinin uygulandığı örnek tatbikat alanı ihtiyacı ortadan kaldıracak model eğitim sahaları Ulusal ve uluslararası eğitimlerde kullanılmak üzere Genel Müdürlüğümüzce tesis edilmektedir.
Trabzon İli Maçka Altındere Model Eğitim Sahası Erozyon ve Sel Kontrolu Projesi
Bolu İli Ayıkayası Mevkii Eğitim Amaçlı Çığ Kontrol Projesi
Kars Sarıkamış-Posof Yaban Hayatı Koridoru Ağaçlandırma Projesi
Gaye: Kars Sarıkamış-Posof Yaban Hayatı Koridoru Uygulama Projesi, yaban hayatı yaşamının hareket alanını genişletmek, orman parçalarını bağlayarak ülke içinde ve Gürcüstan ile aramızda yaban hayatı sirkilasyonunu sağlamak için yapılmıştır.
Proje Özeti: Projenin I. etap uygulama alanı 2.400 Ha' dır. Projede ekskavatör İle toprak İşleme ve Sarıçam, Ardıç, Huş, Ayı Üzümü, Kuş Üvezi, Yaban eriği, Ahlat, Kuşburnu türlerinin dikimi öngörülmüştür.
Paydaşlar: ÇEM,Doğa Koruma Milli Parklar Genel Müdürlüğü, Orman Genel Müdürlüğü, Kuzey Doğa Derneği
Saraçbendi HES Erozyon Kontrolü ve Restorasyon Projesi
Sağlıklı ve dengeli kalkınmanın gerçekleştirilmesi için, planlı, geri dönüşümü sağlanabilen, doğayı tahrip etmeyen, kirletmeyen, başka bir ifade ile,yenilenebilir enerji kaynaklarının kullanılması büyük bir önem taşımaktadır. Bu çerçevede yenilenebilir enerji kaynakları ve özelikle HES’lerin yapılması ve işletilmesi doğal dengenin korunması açısından önemli bir hale gelmiştir. Hidroelektrik Santrallerin (HES) kömür ve petrol gibi karbondioksit emisyonuna ve bunun sonucunda küresel ısınmaya yol açan termik santrallerin yerine ikame edildiği herkesçe bilinmektedir. Bu açıdan bakıldığında hem ülkemiz açısından hem de küresel açıdan HES’lerin, çevrenin korunması ve küresel iklim değişikliklerinin önlenmesine olan katkısı yadsınamaz.
Ülkemizin enerji üretiminin %80’i kömür, petrol ve doğalgaz gibi dışa bağımlı kaynaklardan, %20 ise yenilenebilir ve içe dayalı hidroelektrik kaynaklardan sağlanmaktadır. Buna rağmen kullanılabilir hidroelektrik potansiyelin yaklaşık %70’i hayata geçirilmeyi beklemektedir
Ülkenin gelişmesinde önemli bir gelir olan HES projelerinin doğanın dengesini koruması, yenilenmesi ve iklim değişikliğine olumlu yönde katkı sağlaması için erozyon kontrolü, ağaçlandırma ve peyzaj çalışmalarına da özen gösterilmesinin gerekliliğine inanılmaktadır.
Gaye: Ülkemizin elektrik ihtiyacının karşılanması maksadıyla inşa edilen HES'lerin yapımı sırasında arazinin doğal yapısında bozulmalar meydana gelmektedir. Bu bozulmaların bölgenin doğal yapısına uygun olarak yeniden tesis edilmesi ve tüm tesisin erozyon, sel baskını, toprak kayması gibi tehlikelerden korunması yapılacak rehabilitasyon, erozyon kontrolü ve ağaçlandırma çalışmasının ana amacını oluşturmaktadır. Ayrıca bölgede ve ülkede yaşayan halka HES inşaatlarının doğaya saygılı tesisler olduğunun gösterilmesini amaçlamaktadır.
Iğdır Aralık Rüzgâr Erozyonu Önleme Projesi
Gaye: Türkiye-Nahçivan karayolu ile yerleşim alanlarını rüzgar erozyonu olumsuz yönde etkilemektedir. Daha önce burada yapılmış olan çalışmalardan olumlu sonuçlar alınmıştır. Bu proje uygulaması ile ulaşım güvenliğini sağlayıp, yerleşim alanlarını rüzgar erozyonuna karşı koruyarak toplumun yaşam standartlarının yükselmesine katkı sağlanacaktır.
Proje Özeti:Proje uygulama alanı 930,0 Ha' dır. Projede 62.070.000 adet fidan dikimi öngörülmüştür. Proje ile 2.088.980 TL tutarında yatırım yapılacaktır.
Paydaşlar: ÇEM-OGM
Çoruh Vadisi-Deriner Barajı Altında Kalacak Endemik ve Nadir Bitkilerin Tesbiti, Nakledilmesi ve Yetiştirilmesi Projesi
Türkiye’nin sahip olduğu coğrafi konum ve farklı iklimler, arazi-toprak bozulmasını ve kuraklığa karşı hassasiyeti arttırmaktadır. Bütün bunlara; yanlış arazi kullanımları ve iklim değişikliği gibi benzeri olumsuzluklar da eklenince, kurak ve yarı kurak bölgelerde çölleşmenin en önemli sebeplerden birini oluşturan erozyon kaçınılmaz hale gelmektedir. Ülkemiz sahip olduğu farklı iklimler ve topografik özellikleriyle yaklaşık 3 500’ü endemik olmak üzere 10 000 dolayında bitki çeşitliliğini barındırmaktadır. Endemik ve tabiatta nadir bulunan bitki türlerinin kaybolmasının önüne geçilmesi için yapılacak çalışmalar çölleşme ile mücadelenin önemli adımlarından biridir. Bitkilerin uzun süre su altında kalması, hayatiyetlerinin sona ermesine neden olmaktadır. Bu nedenle baraj gölü altında kalacak endemik ve nadir bitki türlerinin tespiti, uygun ortamlara nakledilerek üretilmesi ve çoğaltılması büyük önem arz etmektedir.
Gaye: Çoruh nehri üzerinde inşa edilmekte olan Deriner barajı su aynası altında kalacak alanda, lokal endemik ve nadir bitki türlerinin tespit edilmesi, bu türlere ilişkin lokasyon ve GPS koordinatlarının belirlenmesi, tespit edilen bitkilerden Deriner Barajı su aynası altında bulunup, su tutulma süreci sonunda yok olacak veya risk altında olanların belirlenmesi, bu türlerin fert sayılarının ve nakledileceği alanın tespiti, nakledilmesi ve yetiştirilmesinin sağlanması.
Polatlı-Konya YHT Güzergahının 70-120 Km Arası Yol Kenarı Ağaçlandırma Projesi
Gaye: Polatlı-Konya Yüksek Hızlı Tren güzergahının 70 ile 120 km arasında kar ve tipi sebebiyle tren yolu kapanmakta dolayısıyla tren seferlerinde aksamalar yaşanabilmektedir. Bu sebeple belirtilen güzergah arasına ağaçlandırma proje yapımı öngörülmüştür. Proje ile canlı perdeler oluşturulacak, akan şev ve yamaçlar stabil hale getirilecek, kar ve tipi sonucu tren yolu güzergahında meydana gelen kapanmanın önüne geçilecektir.
Proje Özeti: Proje uygulama alanı 120,0 Ha' dır. Projede 154.250 Adet Ekskavatör ile Çukur şeklinde Toprak İşleme, 169.000 m örme çit, 263.650 adet fidan dikimi öngörülmüştür. Proje ile. 3.231.135 TL tutarında yatırım yapılacaktır.
Paydaşlar: ÇEM-OGM
Van Ağzıkara Sel Kontrolü Uygulama Projesi
Gaye: Van Merkeze bağlı Ağzıkara köyünde geçmişte birçok sel olayı yaşanmıştır. Seli köy içinden geçen Ağzıkara ve Boğa dereleri birleşerek meydana getirmektedir. Köyün içinde taşkın olmasına sebebiyet veren unsurların başında köyün içindeki köprüdür. Bu köprü taşınan materyal ile tıkandığında suyu tahliye edememekte ve tehlikelere neden olmaktadır. Bu dereler birkaç yılda bir sel üretmektedir. Bu proje ile sel olaylarını önlemeye yönelik tedbirler planlanmıştır.
Proje Özeti: Proje uygulama alanı 839,0 Ha' dır. Projede yamaç ıslahı olarak 797.000 m. makine gücü ile teras, 2400 kg ot ekimi, oyuntu ıslahı olarak 1759 m3. kuru duvar eşik, 373m3 çuval sedde öngörülmüştür. Proje ile 1.967.760 TL tutarında yatırım yapılacaktır.
Paydaşlar: ÇEM-OGM
Afyonkarahisar Taşoluk Uluslararası Erozyon Ve Sel Kontrolü Model Eğitim Ve Uygulama Projesi
Projenin Adı: Afyonkarahisar Taşoluk Uluslararası Erozyon ve Sel Kontrolü Model Eğitim ve Uygulama Projesi
Projenin Uygulama Alanı: Proje sahası mülki yönden Afyonkarahisar İli, Sinanpaşa ilçesinin hudutları Taşoluk Beldesi içindedir Mülkiyet bakımında bozuk orman alanı ve 4 adet sahipli arazi bulunmaktadır. Arazi sahiblerinden muvafakat alınması şartı ile bu sahada çalışmalar yapılacaktır. Sahanın amenajman planına 217 nolu bölmeyi kapsamakta ve saha durumu OT, Fiili durumu BAr’dir. Proje alanı 21.97 ha alanı kaplamaktadır.
Projenin Amacı: Genel Müdürlüğümüzce her yıl, gerek yurt içinden gerekse yurt dışından bir çok katılımcıya eğitimler düzenlenmektedir. Düzenlenen eğitimlerde, tüm erozyon kontrol tedbirlerinin uygulandığı örnek tatbikat alanına ihtiyaç bulunmaktadır. Taşoluk Kasabasında yapılacak olan bu tatbikat alanı, hem ulaşım kolaylığı, hem de tüm erozyon kontrol tedbirlerinin görülebileceği, Afyonkarahisar merkeze yakın bir yer düşünülmüş ve en uygun yer olarak bu bölge belirlenmiştir. Ulusal ve uluslararası düzeyde, tüm erozyon kontrol tedbirlerinin uygulandığı örnek tatbikat alanı ihtiyacı ortadan kaldıracak eğitim alanı yapılması için ilgili saha projelendirilmiştir.
Proje Bütçesinin Kaynağı: ÇEM Yatırım Bütçesi
Projenin Sahibi: Çölleşme ve Erozyonla Mücadele Genel Müdürlüğü
Projenin yapıldığı tarih: 2015
Projenin Bütçesi: 606.895,67 TL
Yapılan ve Yapılacak İşler:
Yamaç Islahı Tesisleri
1. Çevirme hendeği
2. Ekskavatörle teraslar halinde toprak işleme
3. Ekskavatör ile çukur şeklinde toprak işlemesi
4. Örme çit teras
5. Taş kordon
6. Kafes tel çit teras
7. Geosentetik çit teras
8. Çizgi ot ekimi
9. Çalı demetli teras
10. Geonet serilmesi
11. Kafes tel serilmesi
Oyuntu Islahı Tesisleri
1. Kuru duvar eşik
2. Kafes tel eşik
3. Geonet eşik
4. Çalı demetli eşik
5. Ahşap eşik
6. Harçlı eşik
7. Miks eşik
8. Toprak sedde
9. Çuvallı sedde
10. Gabion eşik
Antalya Uluslararası Erozyon Ve Sel Kontrolü Model Eğitim Ve Uygulama Projesi
Uluslararası Erozyon ve Sel Kontrolü Model Eğitim ve Uygulama Projesi Antalya ili Korkuteli ilçesi dereköy mevkiinde Korkuteli Fethiye yolu üzerinde tesis edilmiştir.
Proje sahası 25ha’lık alanı kapsamaktadır. Çalışılacak alanlarda eski ve yeni yamaç ve oyuntu ıslahı çalışmaları yapılmıştır. Erozyon ve Sel Kontrolü tesislerinin standart uyumalarının olduğu erozyon ve sel kontrolü eğitim ve uygulama alanı oluşturulmuştur.
Proje Bütçesinin Kaynağı: ÇEM Yatırım Bütçesi
Projenin Sahibi: Çölleşme ve Erozyonla Mücadele Genel Müdürlüğü
Başlama Tarihi Projenin Süresi: 2014 (Proje aynı yıl içerisinde tamamlanmıştır)
Projenin Bütçesi: 99.459,24 TL
YAMAÇ ISLAHI TESİSLERİ
• 1-Teraslama Eğimli ( akıtıcı ) teraslar, Eğimsiz teraslar( İşçi İle , Ekskavatör İle, Paletli Traktör İle)
• 2- Çalı Demetli Teras
• 3- Örme Çit Teras
• 4- Örme Çit Teras( Demir Kazıklı)
• 4-Geonet Çit Teras
• 5- Kafes Tel Çit Teras
• 6- Taş Kordon
• 7-Ahşap Çit Teras
• 8- Sırıklarla Örme Çit Teras
• 8-Geocell Geonet serme
• 9- Çizgi halinde
OYUNTU ISLAHI YÖNTEMLERİ
• Miks eşik,
• Kutu Gabyon
• Kuruduvar eşik,
• Kafes tel eşik
• Ahşap eşik
• Geonet eşik
• Canlı eşik
• Geosentetik çuvallı sedde
Hacıalanı Eğitim Amaçlı Sel Kontrol Uygulama Projesi
Projenin Adı: Mersin Hacıalanı Eğitim Amaçlı Sel Kontrol Uygulama Projesi
Faaliyet Yılı: 2013
Projenin Gayesi: Mersin İli, Erdemli ilçesinin hudutları içindedir. Eğitim amaçlı proje ulusal ve uluslararası düzenlenen eğitim, çalıştay, sempozyum ve diğer etkinliklerde katılımcılara ülkemizde uygulanan tekniklerin gösterilmesi içindir.
Tanıtım:
o İli: Mersin
o İlçesi: Erdemli
o Ana Havzası: Doğu Akdeniz
o Havzadaki İlgili Yerleşim Yerleri: Hacıalan Köyü
o Proje Havza Alanı (ha):
o Proje Net Alanı (ha): 99
o Proje Yatırım Giderleri Tutarı (TL): 258.307.00
o Yapılacak Çalışmalar: 55,9 ha’lık alanda ekskavatörle teras yapılacak, 2,6 ha’lık alanda çalı demetli teras, Kafes tel çit ve geonet çit, 8,9 ha’lık alanda taş kordon ve kafes tel çit, 7,9 ha’lık alanda geonet çit, kafes tel çit ve işçi teras, 20,1 ha’lık alanda Meror, 1,6 ha’lık alanda örme çit, 5,3 ha lık alanda geonet çit ve 0,06 ha’lık alanda kefes tel yapılacaktır. Oyuntular da Kuruduvar Eşik, Kafes tel eşik, Geonet eşik, Gabion Eşik ve Taş Toprak Dolgulu Ahşap Eşik yapılacaktır. Yamaçlarda ki tesisleri koruma maksatlı çevirme hendeği ve eğimin fazla olduğu yerde çevirme hendeğinin aşınıp bozulmaması için taş pere kaplanacaktır. Çalışmalar sonunda saha eğitim amaçlı kullanılacaktır.