ÇEM Genel Müdürümüz Dr. Ahmet İPEK, Emekli Orman Genel Müdürü Abdurrahman Sağkaya, Havza Planlama ve Arazi Islahı Dairesi Başkanı Kürşat Yıldırım, Havza izleme uzmanı Serpil Acartürk’ten oluşan heyet, Murat Nehri Havzası Rehabilitasyon Projesi kapsamında Van, Bitlis, Muş, Bingöl ve Elazığ İllerinde 6-8 Aralık tarihlerinde incelemelerde bulundu.
Heyete MNHRP İzleme ve Değerlendirme Danışmanı Bingöl Üniversitesi Öğretim Üyesi Prof. Dr. Alaaddin Yüksel, Elazığ Orman Bölge Müdür Yardımcısı Halim Özdemir, Arş. Gör Alperen Meral, Bingöl Orman İşletme Müdürü İbrahim Börü, Toprak Muhafaza Şefi Kazım Göldaş ile MNHRP Orman mühendisleri Mücahit Aybek ve Mahmut Yılmaz eşlik ettiler.
6 Aralık tarihinde Van Orman işletme Müdürlüğüne giden heyet, erozyon ve sel kontrol projelerinin uygulamaları hakkında işletme müdüründen bilgi aldı.
7 Aralık tarihinde Güroymak Kaymakamı ve Kayyum Belediye Başkanı Ufuk Özen ALİBEYOĞLU’nu ziyaret eden Genel Müdürümüz, daha sonra Bitlis ve Muş Orman İşletme Müdürlüklerini de ziyaret ederek yapılan çalışmalar hakkında bilgiler aldı. Daha sonra, Muş ilinde proje kapsamında yapılan kapama meyve bahçesi ile çilek bahçesini inceledi.
8 Aralık tarihinde, ilk olarak Bingöl Orman İşletme Müdürlüğünü ziyaret eden Genel Müdürümüz Dr. Ahmet İPEK ve beraberindeki heyet daha sonra yapılan çalışmaları yerinde incelemek üzere Çapakçur Mikro havzasına gitti.
Sahada Havza Planlama ve Arazi Islahı Dairesi Başkanı Kürşat YILDIRIM ve teknik heyetten bilgi alan Dr. İPEK; “Çapakçur Mikro havzasında OGM ile ÇEM Genel Müdürlükleri projede uyum içerisinde çalışmaktadır. ÇEM Genel Müdürlüğü olarak havzada yağışlardan sonra yamaçlarda ve derelerde meydana gelen yüzeysel akışlar ile havzada meydana gelen erozyon, sediment ve toprak kayıplarını ölçmek için tesisler kurduk. Anlık olarak yağış ve yüzeysel akışları takip ediyoruz. Ancak havzanın genel yapısı itibariyle şiddetli erozyona maruz olduğunu söyleyebiliriz.
Nitekim 13 Nisan 2017’ de yaşanan 87mm’ lik ekstrem yağıştan sonra Çapakçur deresindeki DSİ tersip bentleri ile köprünün yıkıldığını ve maddi zararlar meydana geldiğini biliyoruz. Yukarı havzada yapılan bu çalışmaların, yapılan ölçümler sonrası, erozyonu ve yamaçlardan gelen yüzeysel akışı kısmen de olsa engellediğini görmekteyiz.
Havzadaki toprak muhafaza ve eroyon kontrolü çalışmalarına hem ÇEM, hem de OGM olarak devam edeceğiz. Çapakçur Mikrohavzası erozyon açısından adeta bir laboratuvar gibi görünüyor. Bundan sonra hem buradaki erozyon çalışmalarını izlemeye devam edeceğiz hem de Çapakçur Mikro havzasını Uluslararası bir eğitim sahası haline getirmeye çalışacağız. Havza için erozyon açısından koruyucu etkisinin yanı sıra, Bingöl Balının kalitesi açısından önem arz eden Geven ve diğer bitkiler için de çalışmalar yürüteceğiz.” şeklinde ifade etti.