21 Mart Dünya Ormancılık, 22 Mart Dünya Su ve 23 Mart Dünya Meteoroloji Günleri ile Nevruz Bayramı İstanbul’da Cumhurbaşkanımız Sayın Recep Tayyip Erdoğan’ın iştirakiyle kutlandı. Ayrıca kutlama programında 2016 için Çınar Yılı ilan edilerek 5.000 Köye 5.000 Gelir Getirici Orman Projesi de başlatıldı.
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan Haliç Kongre Merkezi’nde yapılan kutlama programında ki konuşmasında 21 Mart Dünya Ormancılık, 22 Mart Dünya Su ve 23 Mart Dünya Meteoroloji günlerinin ortak kutlaması vesilesiyle bir araya geldiklerini belirterek, yine bugün, yeni gün anlamına gelen nevruz, Bahar Bayramı'nı da burada kutladıklarını söyledi.
Nevruzun coğrafyada tabiata duyulan sevgi ve hoşgörünün ortak simgesi olduğunu dile getiren Erdoğan “Ben nevruz vesilesiyle bütün vatandaşlarımızın birlik ve kardeşliğimizin pekişmesine vesile olmasını temenni ettiğimiz böyle güzel, anlamlı bir günde hepinizin Nevruz Bayramını da tebrik ediyorum. Tabii ki nevruzu bayram olarak değil, kan dökmek olarak telakki edenleri de huzurlarınızda ayrıca lanetliyorum. İşte buyurun, biz bugün burada bir bayram kutluyoruz. Bu programla 5 bin köye, 5 bin gelir getirici orman kurulması ve 200 bin çınar ağacı dikim eylem projesini Nevruz Bayramı'nda başlatıyoruz. Bu çalışmaların da hayırlı olmasını diliyorum" diye konuştu.
Cumhurbaşkanı Erdoğan, bugün ormancılık, su ve meteoroloji günleriyle nevruzu kutladıklarını, yeni projelerin müjdelerini verdiklerini aktararak, "Ama bir taraftan da yüreğimiz yanıyor. Türkiye bir süredir tarihinin en büyük ve en kanlı terör saldırısı dalgalarından biriyle karşı karşıya. Geçtiğimiz yılın Temmuz ayından bu yana, bir yandan PKK ve onunla birlikte hareket etme kararı alan çok sayıda terör örgütü, DAİŞ gibi insani ve ahlaki hiçbir ölçü tanımayan saldırılarıyla, ülkemizi ve milletimizi hedef almaktadır. Terörün yeni yöntemlerine karşı biz de yeni mücadele yöntemleri geliştirerek kısa sürede neticeye ulaşacağımıza inanıyorum. Yeter ki milletimiz, sizler birliğinizi, beraberliğinizi, dayanışmanızı güçlü tutun. Bundan taviz vermeyin. Terörün en büyük panzehiri işte budur" şeklinde konuştu.
Bölgede istediğini elde edemeyen terör örgütlerinin, büyük şehirlerdeki rastgele eylemleriyle doğrudan sivil halkı hedef almaya başladığını dile getiren Cumhurbaşkanı Erdoğan, "Bugüne kadar milletle savaşıp da başarılı olan bir terör örgütü yoktur, olmaz ve olamayacaktır." ifadelerini kullandı.
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan konuşmasında, bugüne kadar 3,5 milyar fidanı toprakla buluşturduklarını belirterek, "Cumhuriyet tarihinin en büyük milli ağaçlandırma seferberliğini başarıyla sürdürüyoruz. Buradan bir takım çevreler ısrarla bizi, ağaç düşmanlığıyla ve yeşil düşmanlığıyla itham edebiliyorlar. Dün İstanbul Gezi Parkı'nda, Ankara ODTÜ alanında ağaç bahanesiyle kaos başlatmak istemişlerdi. Bugün Artvin'de, başka yerlerde aynı niyetle uğraşmaya devam ediyorlar. Halbuki ağaçlandırma alanında Türkiye'nin elde ettiği başarı ortadadır. Dünyanın takdirini kazanan çalışmalar maalesef bizdeki gönülleri mühürlenmiş bazı çevrelerce görülmek istenmiyor." dedi.
“Balık Vermek Değil Aslolan Balık Tutmayı Öğretmektir”
Konuşmasında Orman ve Su İşleri Bakanlığı’nın programında yer alan konuların her birinin çok önemli olduğuna dikkati çeken Erdoğan, şöyle konuştu:
"Çınar Ağacı Dikim Eylem Projesi sadece bir ağaç dikimi değil aynı zamanda bir medeniyetin ihyası projesidir. Çünkü bizim kültürümüzde şehirlerin kimliklerinde evleri, ibadethaneleri kamu binaları, sokakları, caddeleri yanında ağaçları da çok önemli bir yer tutar. Ağaçlar içinde de çınarın bizim şehir kültürümüzde ayrı bir yeri vardır. İstanbul, Bursa'yı Anadolu'daki, Trakya'daki pek çok şehrimizin o ulu çınarı olmadan düşünülmesi mümkün müdür? Osman Gazi'nin bağrından çıkıp, o alemi kaplayan o ulu çınarın hikayesi, milletimizin hikayesidir. Dünyadaki tüm mazlumları, mağdurları, garipleri gölgesi altında toplayan, koruyan, kollayan ulu devlet çınarımız bugün genç bir bedende Türkiye Cumhuriyeti adı altında yaşamını sürdürüyor. Bunun için çınar ağacı İstanbul'da ve pek çok şehrimizde her an görevlerimizi, misyonumuzu ve sorumluluklarımızı hatırlatmak... Bu bakımdan gerçekten varlığını sürdürüyor. İşte biz de aynı sebeple çınar ağaçlarının sayısını daha artırmak, gölgesinde daha çok kardeşimizi toplamak için çalışıyoruz. Bakanlığımız çok isabetli bir karar almak suretiyle çok ciddi bir tercihle 2016 yılını Çınar Yılı olarak ilan etti. Bundan dolayı kutluyor ve tebrik ediyorum. Proje kapsamında İstanbul başta olmak üzere bütün şehirlerimize asırlarca yaşayacak 200 bin çınar ağacı dikilecek. O ağaçların yüz bini İstanbul'da kök salacak. Bugün başlatacağımız bir diğer önemli proje de 5 Bin Köye 5 Bin Gelir Getirici Orman Projesidir. Balık vermek değil aslolan balık tutmayı öğretmektir. Bakanlığımız bunu yapıyor."
"Türkiye, Dünyada Orman Varlığını Artıran Az Sayıdaki Ülkeden Biridir"
Cumhurbaşkanı Erdoğan, ülke nüfusunun 7,5 milyonunun, yaklaşık yüzde 10'unun, orman içi ya da orman bitişiği köyde yaşadığını, 5 Bin Köye 5 Bin Gelir Getirici Orman Projesi ile ceviz, badem ve fıstık çamı gibi gelir getirici ağaç türlerinin yetiştirilmesini yaygınlaştırarak vatandaşları bulundukları yerlerde kalkındırmayı hedeflediklerini söyledi.
Bu güzel projeyi gerçekleştiren ve hayata geçirenleri Türk milleti adına tebrik eden Cumhurbaşkanı Erdoğan, sözlerini şöyle sürdürdü:
"Türkiye, dünyada orman varlığını artıran az sayıdaki ülkeden biridir. 2003'te yaklaşık 21 milyon hektar olan orman varlığımızı 2015 sonunda 22 milyona yükselttik. Ormancılık alanında yaptığımız başarılı çalışmalar OECD ve BM'nin dahi dikkatini çekti. OECD Genel Sekreteri bizzat ülkemize gelerek bu çalışmalardan dolayı Türkiye'ye takdirlerin ifade etti. Hedefimiz, Cumhuriyetimizin 100. kuruluş yılı olan 2023'te orman alanımızı ülke yüz ölçümünün yüzde 30'una ulaştırmaktır. Bu oran 2002'de yüzde 27 idi. Bunun için 2003-2023 yılları arasında dünyadaki 7 milyar insanın her birine atfen 7 milyar fidanı toprakla buluşturmayı da az önce bakanımızdan duyduk. Bunda karalıyız. Tabii ağaçlandırma çalışmaları demek fidan üretimi demektir. 2002'de yaklaşık 117 milyon adet olan fidan üretimimiz 2013'te 401 milyon adede kadar yükseldi. 2015'te de 333 milyon adet olarak gerçekleşti. Ülkemiz fidancılığının geliştirilmesi ve bölgesel pazarlara açılması için Sakarya Sapanca'da bir Fidan Borsası kuruldu. Milletimizi ormanla buluşturmak için 2003'ten bugüne kadar 133 şehir ormanı tesis ettik. Mesire yeri sayısını 1444'e çıkararak toplam 26 bin 37 hektar alanı halkımızın istifadesine sunduk. Ülkemizin bal üretimini artırmak maksadıyla 250 bal ormanı tesis ettik. Bu proje sayesinde ülkemiz dünyada 6. sıradan 2. sıraya yükseldi. Bu çalışmaları her yıl daha da ileriye götüreceğiz."
“Suyu Olmayan Temiz Toplum Olamaz”
Cumhurbaşkanı Erdoğan konuşmasında, suyun insan hayatını ve pek çok faaliyetin ayrılmaz bir parçası olduğunu da ifade ederek “Her yıl farklı temaya kutlanan dünya su gününün bu yıl ki ana teması "su ve istihdam" olarak belirlendi. Hani o küvetlere suyu doldurduğumuz günleri, su satan o sucuları, bidonlarla suları alıp, banyolara doldurduğumuz günleri hatırlayın. 180 kilometreden, Istranca dağlarından, dağları delerek, İstanbul'a suyu ulaştırdık ve kentin susuzluğunu giderdik.
Cumhurbaşkanı Erdoğan, suyun medeniyet olduğuna inandıklarını belirterek, şöyle devam etti:
"Biz, 'Suyu olmayan temiz toplum olamaz' diyoruz. Onun için 'su var temizsin, su yok kirlisin." İşte biz bu yola böyle girdik. Her alanda olduğu gibi su yatırımlarında da rekorlar kırdık. Önce '2040' dedik. Şimdi de 2071 hedefine doğru 2060'ı duydunuz... Geçtiğimiz 13 yılda 320'si baraj olmak üzere toplam 3 bin 107 tesisi halkımızın hizmetine sunduk. 249 metre gövde yüksekliğiyle şimdilik Türkiye'nin en yüksek barajı olan Artvin Deriner Barajı'nı, 218 metre yüksekliğindeki Ermenek Barajı'nı, Ege'nin 141 yıllık hayali olan, rahmetli Adnan Menderes'in de adını verdiğimiz, onun hemen köyünün civarında Çine Menderes Barajı'nı, Ege'nin en büyük barajı olan Dalaman Akköprü Barajı’nı hamdolsun bizler bitirdik. Şimdi de 270 metre gövde yüksekliğiyle, Türkiye'nin en yüksek dünyanın ise 3. yüksek barajı olacak, Sayın Kadir Topbaş beyin ilçesinde yapılmakta olan Yusufeli Barajı'nı Çoruh nehri üzerinde inşa ediyoruz. Sadece baraj yapmıyoruz ha... Oradan köyü kaldırdık. Orada şimdi yepyeni bir denize nazır şehir inşa ediyoruz, Yusufeli şehri..."
Çalışmaların devam ettiğini kaydeden Erdoğan, gövde hacmi bakımından, Atatürk Barajı'ndan sonra ikinci, enerji bakımında dördüncü sırada yer alan Ilısu Barajı'nın inşasının sürdüğünü hatırlattı.
Bütün bu çalışmalar sayesinde ekonomik sulanabilir arazilerin sürekli arttığını vurgulayan Erdoğan, Türkiye'nin sulamaya açılan alanların artmasıyla, dünyada tarım alanında 7. sıraya kadar yükseldiğini belirtti. Erdoğan, "Sulanabilir arazilerde 2019’a kadar yapılacak yatırımlarla çiftçilerimize yılda 14 milyar lira ilave gelir sağlıyoruz. Daha önce 'Bin Günde Bin Gölet' projesini başlatmış ve hayata geçirmiştik. Şimdi de ikinci 'Göl Su' projesini başlatıyoruz. Bu kapsamda 2019 sonuna kadar 1071 dağ göletini ülkemize kazandıracağız" şeklinde konuştu.
"22 Milyon Kişiye İlave İçme Suyu Sağlanacak"
Hidroelektrik enerji üretiminde 2003'te 26 milyar kilovat saat olan elektrik üretimini bugün 91 milyar kiloWatt.saat saate yükselttiklerini aktaran Cumhurbaşkanı Erdoğan, şunları kaydetti:
"Ülkemizin hidroelektrik enerji potansiyelinin, 180 milyar kiloWatt.saat olarak hesaplandığını dikkate aldığımızda daha kat edilecek çok yolumuzun olduğunu görüyoruz. Diğer bir önemli çalışma, şehirlerimize içme ve kullanma suyu sağlama konusudur. 2007’de yaşanan büyük kuraklıktan sonra 81 ilimiz için içme suyu eylem planları hazırladık. Şehirlerimizin 2040, 2050 hatta 2071 yıllarına kadar olan içme ve kullanma suyu ihtiyaçlarını planladık. İşletmeye aldığımız 98 proje, 41 milyon vatandaşımıza içme suyu temin etti. İnşaatları devam 42 proje tamamlandığında, 22 milyon kişiye daha ilave içme suyu sağlanmış olacak. Başta İstanbul olmak üzere İzmir'den Mersin'e, Edirne'den Kars'a, Siirt'ten Mardin'e, Sinop'tan Aydın'a pek çok şehrimize bu çerçevede içme suyu hizmeti götürdük. İstanbul'un içme suyu ihtiyacı olan Melen Projesi ile Asya ve Avrupa'yı, denizin 135 metre altından birleştirdik. Şimdi de Melen Barajı’nı inşa ediyoruz. Böylece İstanbul'a 2071'e kadar ki ihtiyacını karşılayacak olan 1 milyar 77 milyon metre küp su, temin edilmiş olacak. Bir başka dev proje, Kıbrıs'ın içme suyu ihtiyacını karşılamak için 107 kilometre uzunluğundaki isale hattı ile Ada'ya Anamur'dan 75 milyon metreküp su iletiyoruz yılda. Son 13 yılda 1909 taşkın koruma tesisiyle 4,4 milyon dekar alanı, taşkınlardan koruduk."
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Dünya Meteoroloji Günü kutlamalarının bu yılki konusunun da, "Daha sıcak, daha kuru, daha nemli gelecekle yüzleşin" olarak belirlendiğini hatırlatarak, "Son 13 yılda meteorolojik altyapıyı güçlendirmemiz sayesinde, hava tahminlerinde isabet oranımız yüzde 90'ların üzerine çıktı. 2002'de denizlerimizde hiç gözlem istasyonu yoktu. Denizcilerimiz hava tahminlerini, Yunanistan'dan alırlardı. Bugün Cebelitarık Boğaz'ından Süveyş Kanalı'na kadar bütün Akdeniz'e hizmet veriyoruz" diye konuştu.
Orman ve Su İşleri Bakanı Prof. Dr. Veysel Eroğlu
Konuşmasında Nevruz'un birlik, beraberlik ve kardeşliğin pekişmesine vesile olması temennisinde bulunan Orman ve Su İşleri Bakanı Prof. Dr. Veysel Eroğlu ise, aynı zamanda 21 Mart'ın Dünya Ormancılık Günü, 22 Mart'ın Dünya Su Günü, 23 Mart'tın ise Dünya Meteoroloji Günü olduğunu hatırlattı.
"Bu Yıl 200 Bin Çınar Ağacı Dikeceğiz"
Bu yılı Türkiye Çınar Yılı ilan ettiklerini kaydeden Prof. Dr. Veysel Eroğlu, "Osman Gazi'nin özellikle çınar ağacıyla olan bu ilişkisi dolayısıyla Edirne'den başlayarak Kırklareli, Tekirdağ, Bursa, Kocaeli, Sakarya, Kütahya, Bilecik, Eskişehir ve Afyonkarahisar olmak üzere 10'ar biner çınar dikilecek. Daha sonra İstanbul'a da 100 bin çınar ağacı dikilecek. Böylelikle bu yıl 200 bin çınar ağacını dikeceğiz." diye konuştu.
Bilecik Söğüt'ten başlayarak Osmanlı'nın izlerini taşıyan bir Çınar Yolu yapmayı düşündüklerini ve bu yıl çalışmalara başlayacaklarını anlatan Prof. Dr. Eroğlu, 2008 ila 2012 yılları arasında yaptıkları ağaçlandırma planıyla 2 milyar fidanı toprakla buluşturduklarını söyledi.
Hükümetleri döneminde 3,5 milyar fidanı toprakla buluşturmanın mutluluğunu yaşadıklarını belirten Orman ve Su İşleri Bakanı Prof. Dr. Veysel Eroğlu, "2023 yılına kadar, Allah nasip ederse, biz dünyadaki herkes için Türkiye'de bir fidan dikeceğiz. Yani 7 milyar fidanı toprakla buluşturacağız." ifadelerini kullandı.
"Orman Varlığını Artıran Nadir Ülkelerden Biri Türkiye"
Türkiye'nin orman varlığını hem alan hem de odun serveti olarak artıran nadir ülkelerden biri olduğunu kaydeden Prof. Dr. Veysel Eroğlu, şöyle devam etti:
"Orman alanını son 12 yılda 1,5 milyon hektar yani 15 milyon dekar arttırdık. Artık ilk defa ormanların tapusu var. 2B problemini çözdük. Aynı zamanda odun servetinde 2003 yılında 1,2 milyar metreküp iken, şu anda 1,6 milyar metreküpe yükselen bir oran var."
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanlığı döneminde, "Su medeniyettir. Susuz medeniyet olmaz" ifadesini kullandığını hatırlatan Prof. Dr. Eroğlu, bir dönem su sıkıntısı yaşanan İstanbul'un Melen Barajı'nın bitmesiyle 2071 yılına kadar probleminin olmayacağını anlattı. Prof. Dr. Veysel Eroğlu, 2050'li yıllara kadar da yurt genelinde bütün illerin su probleminin olmadığını aktardı.
Bakanlık çalışmaları ve yeni projeler hakkında bilgiler veren Orman ve Su İşleri Bakanı Prof. Dr. Veysel Eroğlu, 2019 yılının sonuna kadar 1071 baraj, gölet ve sulama tesisini bitirmeyi hedeflediklerini kaydetti.
Konuşmaların ardından Cumhurbaşkanı Erdoğan merasim çerçevesinde Kütahya, İzmir ve Bursa illerine canlı bağlantı gerçekleştirildi. Daha sonra ise Haliç Kongre Merkezi bahçesinde "Türkiye Çınar Yılı 2016 Projesi" kapsamında çınar dikimi gerçekleştirildi.