Çölleşme ve Erozyonla Mücadele Genel Müdürü Hanifi AVCI, Kastamonu Üniversitesi’nde 21 Mart Dünya Ormancılık Günü ve Orman Haftası kapsamında düzenlenen etkinlikte “Arazi Tahribatının Dengelenmesi” konulu konferans gerçekleştirdi.
Kastamonu Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Seyit Aydın ve Kastamonu Üniversitesi Orman Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Ömer Küçük açılış konuşması yaptılar ve konferansa katılımları için Genel Müdürümüze teşekkür ettiler ayrıca oluşturulan çalışma gruplarında ortak çalışmaya hazır olduklarını belirttiler.
Program daha sonrasında ÇEM Genel Müdürü Hanifi AVCI’nın konferansı ile devam etmiş, konferans kapsamında;
Avcı, Kastamonu Üniversitesi Orman Fakültesi tarafından Ahmet Yesevi Konferans Salonu'nda düzenlenen "Arazi tahribatının dengelenmesi" konferansında yaptığı konuşmada, arazi kullanımının çölleşmeyi önlemede çok önemli olduğunu vurguladı.
Çölleşme denince sadece kum tepelerinin anlaşılmaması gerektiğini belirten Avcı, konuşmasına devam etti:
"1990'larda Türkiye 2 binli yıllarda 'çöl olacak' deniliyordu, 2000 yılında Türkiye '2010 yılında çöl olacak' dediler. 2010'lara gelindiğinde '2020'lerde çöl olacak' dediler. Şimdi de 'NASA kaynaklarına göre 2040'ta Türkiye çöl olacak' deniliyor. Çölleşme deyince kum tepesi olacak diye beklersek kum tepesini göremeyiz. Çölleşmeyi toprak, arazi bozulması, toprağın verimini kaybetmesi olarak tanımlarsak Türkiye'nin nereye gideceğini daha doğru anlarız. Çölleşmeyi arazi tahribatı, arazinin verimini kaybetmesi, arazinin amaç dışı kullanımı ve toprak kaybı olarak görmeliyiz." dedi.
İhtiyaçlarla toprak kullanımın arttığına işaret eden Avcı, "Dünya nüfusu hızla artıyor, bununla birlikte ihtiyaçlar artıyor. Toprak kullanımı değişiyor. Her yıl dünyada 12 milyon hektar arazi verimini kaybediyor. Ormanlara baktığımızda ise her yıl 5 milyon hektar alan orman özelliğini kaybediyor." dedi.
Arazi tahribatına dikkati çeken Avcı, "Ülkeler, hangi olayların arazi tahribatına neden olduğunu tespit etmeli. Her sektörün arazi tahribatı farklıdır. Türkiye'nin mevcut durumunun ortaya konması lazım. Hangi bölgelerde hangi zafiyetler var onların sebepleri araştırılmalı." dedi.
Yok olan ormanların yerine yenilerinin dikilmesi gerektiğinin altını çizen Avcı, "Bir yerde orman başka amaçla kullanılıp yok oluyorsa, aynı seviyeyi yakalamanız için en az 1,5-2 kat alanı ağaçlandırmanız lazım. Türkiye'nin şu anda yüzde 28.6'sı ormanla kaplı. 2030 yılında yüzde 30'a çıkarmayı hedefliyoruz. Türkiye'deki ormanların yüzde 57'si verimli ormanlar, bunu 2030 yılında yüzde 65'e çıkarmayı hedefliyoruz." ifadelerini kullandı.
Yabancı dil bilen orman mühendisi bulmakta zorlandıklarını aktaran Avcı, "Orman mühendisleri için Maliye Bakanlığı'ndan 30 kişilik kadro aldık. 2 bin küsur orman mühendisinin işsiz olduğu bir dönemde 9 kişi şartları sağladı. İkinci yıl Maliye Bakanı 'siz 9 kişi almışsınız' diyerek 9 kişilik kadro verdi. Bu seferde şartları tamamlayan 5 kişi müracaat etti. Uluslararası iş yapmak için yabancı dil gereklidir. İşi bilen dil bilmiyor, dil bilen işi bilmiyor." değerlendirmesinde bulunarak gençlerin lisans eğitimleri yanında yabancı dil eğitimine de önem vermeleri gerektiğini söyledi.
Öğrencilerin, kamu ve sivil toplum kuruluşlarının ve sendikaların yoğun ilgi gösterdiği söyleşi programı sonunda Kastamonu Üniversitesi tarafından plaket takdimi gerçekleştirilmiş ve hatıra fotoğrafı çekilmiştir.
