Orman ve Su İşleri Bakanlığı sel felaketlerine karşı kalıcı tedbirleri devreye aldı. Uygulamaya konulan “Yukarı Havza Sel Kontrolü Eylem Planı'yla seller sonucu yaşanan can ve mal kayıplarının önüne geçilmesi hedefleniyor.
Orman ve Su İşleri Bakanı Prof. Dr. Veysel Eroğlu, depremden sonra en fazla can kaybının sel ve taşkınlarda yaşandığını belirterek “Türkiye’de kritik 227 sel havzasında hayata geçirdikleri Yukarı Havza Sel Kontrolü Eylem Planı”yla sel sonucu yaşanan can ve mal kayıplarını azaltmayı hedefliyoruz” dedi.
İklim değişikliği, çölleşme ve kuraklığın günümüzün en ciddi küresel problemi olarak görüldüğünü belirten Prof. Dr. Veysel Eroğlu, son yıllarda gerek dünya gerekse Türkiye’de erozyon ve buna bağlı olarak sel, heyelan ve taşkın olaylarında bir artış olduğunu ifade etti.
“Can ve Mal Kayıpları En Aza İndirilecek”
Yukarı havzalarda alacakları sel kontrol tedbirleriyle, yüzeysel akışa geçecek suyun azaltılarak sel oluşumunu engelleyeceklerinin altını çizen Prof. Dr. Eroğlu “Bu ise can ve mal kaybını en aza indirecektir. Eylem Planı ile sel havzalarında sel oluşumunu azaltan ve yağış-su rejimini düzenlemek gayesiyle su toplama bölgesindeki bozulan tabii dengeyi yeniden tesis edecek tedbirlerin alınması hedeflendi. Netice olarak, akış katsayısının azaltılması, su tutma kapasitesinin artırılması, erozyon ve sediment akımı azaltılarak sel kütlesinin ve hacminin azaltılması, yamaç arazilerde drenajın sağlanması, akış rejiminin düzenlenmesi, kar erimelerinin geciktirilmesi ve biriktirilmesi, akışın geciktirilmesi ile su rejimi düzenlenerek sel ve taşkının kontrol altına alınması sağlanacak” ifadelerini kullandı.
Boş Araziler ve Islahı Mümkün Olmayan Meralar Ağaçlandırılıyor
Eylem planı kapsamında yapılan çalışmalara da değinen Prof. Dr. Eroğlu “Yukarı havzalarda aldığımız tedbirler çerçevesinde yamaç arazi ıslahları, suyu tutacak şekilde meralara teraslamalar, o bölgenin yağış karakteristiklerini, yağış miktarlarını ve en yüksek yağışları dikkate alıyoruz. Ona uygun yapılan hesaplamalar sonucunda, tedbirleri ona göre belirliyoruz. Aynı zamanda oyuntu ıslahları gerçekleştiriyoruz. Bunun yanında boş arazilerde ve ıslahı mümkün olmayan meralarda ağaçlandırıyor, bozuk orman alanlarını ise suyu daha fazla tutmaları için ıslah ediyoruz. İlkbaharda ani hava ısınması sonucu karın eriyerek taşkına sebep olduğu yerlerde de karın erimesini geciktirici tedbirler alıyoruz” dedi.
Sel Tabii Afetler Arasında En Sık Karşılaşılanı
Türkiye’de sel felaketlerinin, tabii afetler içerisinde en sık karşılaşılan ve ekonomik kayıpları hayli yüksek olan olaylar arasında yer aldığını vurgulayan Prof. Dr. Veysel Eroğlu “Devlet Su İşleri’nin hazırladığı istatistiklere göre, 1955-2002 yılları arasında meydana gelen 1.308 selde 1.235 kişi hayatını kaybetti ve 61 bin konut yıkıldı veya kullanılamaz hale geldi” diye konuştu.
Sel ve Taşkınları Önlemenin En Kalıcı Yolu Yukarı Havza Tedbirleri
Sel ve taşkınların önlenmesinin en kalıcı yolunun, yukarı havzalarda tabii dengeyi tekrar eski haline getirmek olduğuna dikkati çeken Bakan Prof. Dr. Eroğlu, “Onun için yukarı havzalarda yapılacak çalışmalar, sel ve taşkınların zararlarını azaltıcı en önemli ve kalıcı tedbirlerdir” dedi.
227 Sel Havzasında 4 Milyon 155 Bin Hektar Alanda Çalışmalar Yürütülecek
Sel Eylem Planı kapsamındaki sel havzalarında çalışmaların tamamlanmasıyla selden dolayı yaşanan can ve mal kayıpları asgari seviyeye indirileceğinin altını çizen Prof. Dr. Veysel Eroğlu, “Türkiye’de 25 ana havza içindeki alanlarda öncelikli çalışılmasına karar verdik. Bu ana havzalar içinde Türkiye’de öncelikli 227 sel havzasında 4 milyon 155 bin hektar alanda çalışmaları yürüteceğiz” ifadelerini kullandı.
Eylem Planı 2013-2017 Yıllarını Kapsıyor
Orman ve Su İşleri Bakanlığı tarafından hazırlanan “Yukarı Havza Sel Kontrolü Eylem Planı”, 2013-2017 yıllarını kapsadığını belirten Prof. Dr. Eroğlu “Türkiye genelinde yerleşim ve tarım alanlarında sık sık yaşanan sel ve taşkın probleminin görüldüğü sahalar, Çölleşme ve Erozyonla Mücadele, Orman Genel Müdürlüğü, Devlet Su İşleri Genel Müdürlüklerinin işbirliği ve AFAD’dan alınan bilgiler doğrultusunda belirleniyor. Bu eylem planı ile sel felaketlerinin önüne geçmekle birlikte erozyonu da azaltarak, toprağın yerinde kalmasını sağlayacağız ve biyolojik çeşitliliği de koruyacağız” diyerek sözlerini tamamladı.
03.09.2015