Çölleşme ve Erozyonla Mücadele Genel Müdürlüğü
Çölleşme ve Erozyonla Mücadele
Genel Müdürlüğü

'ULUSLARARASI HAVZA PLANLAMA VE PROJE EĞİTİM PROGRAMI' SONA ERDİ…

12 Kasım 2012

Çölleşme ve Erozyonla Mücadele Genel Müdürlüğü Havza Planlama ve Arazi Islahı Dairesi Başkanlığı tarafından 05 Kasım 2012 tarihinde Antalya’da başlayan “Havza Planlama ve Proje Eğitimi” konulu hizmet içi eğitim programı 07 Kasım 2012 tarihinde sona erdi. Sözkonusu eğitim programının ilk 2 günü “Orta Asya ve Kafkaslardaki Dağlık Su Havzalarının Sürdürülebilir ve Yönetimi için Kapasite Oluşturma Projesi” kapsamında 05-09 Kasım 2012 tarihleri arasında gerçekleştirilecek olan “Katılımcı-Entegre Havza Rehabilitasyonu ve Yönetimi konulu  Bölgesel Eğitim ve Çalıştay” Azerbaycan, Tacikistan, Kırgızistan ve Özbekistan’dan gelen heyet ile eşzamanlı olarak sürdürülmektedir.
 



Eğitim Programına; Çölleşme ve Erozyonla Mücadele (ÇEM) Genel Müdürü Hanifi Avcı, Genel Müdür Yardımcısı Yılmaz Altaş, Antalya Bölge Müdürü Ali Gökçöl, Havza Planlama ve Arazi Islahı Daire Başkanı Hüseyin Baltalı, OGM Toprak Muhafaza ve Havza Islahı Daire Başkanı Mahmut Temiz, Proje Koordinatörü Erdoğan Özevren, FAO Roma Temsilcisi Gerard Morquis, Emekli Orman Mühendisi Muzaffer Doğru ve konu ile ilgili öğretim üyeleri katılım sağlamışlardır. (Ek-1)



Ulu Önder Atatürk ve şehitlerimiz için saygı duruşu ve İstiklal Marşı’nın ardından Çölleşme ve Erozyonla Mücadele Genel Müdürü Hanifi Avcı, Antalya Bölge Müdürü Sayın Ali Gökçöl ve FAO Roma temsilcisi Gerard Morquis açılış konuşmalarını gerçekleştirmiştir.



ÇEM Genel Müdürü Hanifi Avcı yapmış olduğu açılış konuşmasında;

Havza tanımının iyi bilinmesi gerektiği,  tüm havzaların mantığının su havzası olduğu ve havza mantığının cografi bir yapıda su üzerine oturduğunu ifade etmiştir. Ayrıca havza mantığı ile havza planlaması, rehabilitasyonu ve yönetimi ile ilgili farklılıkların iyi bilinmesi ve iyi anlaşılmasının önemini vurgulamıştır.

Havza projeleri hazırlanırken; Bir havza planı nasıl yapılmalı? Etkin havza yönetimi nasıl olmalı? Sürdürülebilir havza yönetimi nasıl olmalı? Sorularının dikkate alınmasının ve planlamada üst ölçekli ve alt ölçekli planlara ihtiyacın olduğunu vurgulamıştır.



Genel Müdür Avcı;
“Sürdürülebilir Bütüncül Havza Yönetimi”nin ulaşılması gereken en son nokta olduğunu,” Sürdürülebilir Havza Yönetimi” açısından önemli olan ve Sekreteryası ÇEM Genel Müdürlüğü tarafından yürütülen Ulusal Havza Yönetim Stratejisi’nin birçok ilgili kurum/kuruluş, paydaşların katılımı ile hazırlanarak Kalkınma Bakanlığı’na sunulduğunu ifade etmiştir.

Ülkemizde ulusal ölçekte havza politikalarının ve havza stratejisinin belirlenmesine ihtiyaç olduğunu, her kurumun kendine has önceliklerinin ve farklılıklarının bulunduğunu, havza yönetiminin bunların ortak bir noktada buluşturacak şekilde oluşturulması gerektiğini vurgulamıştır.



Planlamada ve gerekse uygulamada ilgili kurum/kuruluşlarla koordinasyonun zaruri olduğu, kurumlar arası görev dağılımının iyi yapılmasının önemli olduğu ve kurumlar arası eşgüdümü sağlayan yasal bir mevzuata ihtiyacın var olduğunu belirten Sayın Avcı sözlerine şöyle devam etmiştir:

Havzaların farklılıklarının yanında, ülkeler ve bölgeler arasında da farklılıklar bulunmaktadır. Havza özellikleri ve sorunları o ülkenin gelişmişlik düzeyi ile doğrudan alakalıdır. Havzada gelişmiş bir toplumun talepleri ile, az gelişmiş bir toplumun talepleri farklı olarak ortaya çıkmaktadır. Gelişmekte olan ülkelerde doğal kaynak tahribatı gibi hususlar ortaya çıkarken, gelişen ülkelerde; su kalitesi, hava kalitesi vd. öne çıkmaktadır.



Havzadaki önceliklerin belirlenmesi (rehabilitasyon, koruma, su vd.) ve ortak bir yönetim anlayışının getirilmesi çok önemlidir. Doğal kaynakların korunması ve havza yönetimi konusunda bir farkındalık, bilinçlendirme, ortak bir yaklaşımın sağlanması gerekmektedir.

Her kurum kendi önceliklerine göre ulusal havza planlarını ve stratejilerini  oluşturmalıdır. Kurumsal kapasitenin ve eğitim- yaygınlaştırma stratejisinin geliştirilmesine ihtiyaç vardır. Ayrıca İzleme ve değerlendirme sistemleri ve yöntemlerinin geliştirilmesi çok önemli bir faktör olmakla birlikte, sürdürülebilir havza yönetimi için İzleme ve değerlendirmelerin yapılması çok önemlidir.  Yapılan projelerde izlemenin sürekli olmaması en büyük sorunlardan bir tanesidir.



Temel havza anlayışı dikkate alınarak, katılımcı bir anlayışla ve kurumsal kapasiteyi geliştirerek yapılmalıdır. Bunların dışında iyi bir takip ve izleme sistemi olmayan projelerde başarı sağlanamaz. İzlemenin sürekli olmaması ve ilgili kurum tarafından sahiplenilmemesi de başarısızlık getirir. İzlenmeyen bir proje eksik bir projedir.
2. nesil Doğu Anadolu Su Havzası Projesi ve Anadolu Su Havzası Rehabilitasyon Projesini yaptık. Bunun sonucunda Çoruh Havzası Projesini katılımcılık anlayışı ile hazırladık.

Yapılacak örnek proje modellerinin sahip çıkılarak, ulusal ölçekte yaygınlaştırılması gerekmektedir. Ayrıca ilgi gruplarının sahiplenip faydalanabileceği bir çalışmaya ihtiyaç vardır.  Katılımcılık; düşünme safhasından itibaren karar verme, uygulama ve izlemede beraber hareket etmektir.


Şuan 3. Nesil proje olan Murat Havzası Rehabilitasyonu Projesi başlamıştır.
Projelerin; ilgili tüm kurumlar tarafından sahiplenildiği, tüm katılımcıların katkı koyduğu, tüm kurumların ihtiyaçlarını karşılayarak, birlikte hareket ettiği şeklinde olmalıdır. İlgili tüm taraflar proje yönetimi içinde bulunmalıdır. Yapılan projelerin mutlaka yönetilebilir olması gerekmektedir.

Türkiye ölçeğinde yukarı havzalar, dağlık havzalar bunların özelliği birbirinden farklıdır. Buralarda yaşayan insanların sosyo-ekonomik yönden de farklılıklarını görürsünüz. Havza ölçeğinde planlar yapılırken yukarı havza ve aşağı havzadaki insanların ihtiyaçları birbirinden farklılıklar gösterir.

O havzada yaşayan insanların ihtiyaçlarını karşılamak, zararlarını gidermek oradaki insanların doğal kaynaklar üzerindeki baskısını azaltacaktır. Bir yandan doğa korunacak, diğer yandan insanların hayat şartları iyileştirilerek eğitim ve bilinçlendirilmesi sağlanacaktır.

Hangi projede, hangi havzaları önceliklendirmenin gerektiği, ulusal ölçekte hangi havzanın bizim için çok önemli olduğunu belirlememiz gerekir.  Aşağı havzada su kalitesi sorunu varsa, yukarı havzadaki düzenlemeyi de buna göre yapmamız önemlidir. Toprak korunması açısından suyun paylaşılması çok önemlidir.  Bütün kurum/kuruluşların katıldığı ortak bir yönetime ihtiyaç vardır. Havza ölçeğinde planlama, önce üst ölçekli olarak yapılmalı sonra alt ölçeğe inilmelidir.
Her ülkenin kendi şartlarına uygun yönetim modelini oluşturması gereklidir diyerek sözlerini tamamlamıştır.


 

Eğitim Programı 07 Kasım 2012 Çarşamba günü sona ermişir. (Ek-2)

Ek-1 Katılımcı Listesi
Ek-2 Çalıştay Programı
Ek-3 Sunumlar
Ek-4 Fotoğraflar

 

Facebook’ta Paylaş Twitter’da Paylaş Google Plus’da Paylaş Yazdır